CHP Genel Lider Başdanışmanı Namık Tan, Tekirdağ Cezaevi’ndeki 803 yabancının salıverildiği savlarını İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya sordu. Tan, “Tekirdağ Cezaevi haricinde, yabancı asıllı hatalıların polise teslim edilmeden salıverildiği öteki cezaevleri de var mıdır? Bu kişilerin kabahat kayıtları göz önüne alındığında, önümüzdeki süreçte işleyecekleri mümkün hatalar kimin sorumluluğundadır?” sorularını yöneltti.
CHP Genel Lider Başdanışmanı ve İstanbul Milletvekili Namık Tan, Tekirdağ Cezaevi’ndeki 803 yabancının salıverildiği argümanlarına ait İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na soru önergesi verdi. Tan, önergesinde mevzuya ait şunları belirtti:
“Cinayet, yaralama, cinsel taarruz, çocuk istismarı, uyuşturucu ticareti, yağma, hırsızlık, insan kaçakçılığı, dolandırıcılık vb. cürümlerden ötürü Tekirdağ F ve T tipi cezaevlerinde kalan yabancı asıllı 803 vatandaşın bir kısmının polise bilgi verilmeden salıverildiği savı, bugün kamuoyuna yansıdı ve toplumda büyük tasalara neden oldu.
“YABANCILARIN POLİSE TESLİM EDİLMEDEN SALIVERİLDİĞİ SAV EDİLMEKTEDİR”
Göç Yönetimi tarafından kelam konusu 803 yabancının işlemiş olduğu suç/suçlar göz önünde bulundurularak kaçma ve kaybolma ihtimali sebebiyle özgür bırakılmaması, şartlı salıverme tarihinde ya da infaz müddeti bitince kolluk kuvvetlerine teslim edilmeleri; Göç Yönetimine getirilecek olan yabancılardan Suriyelilerin ya istekli biçimde ülkelerine gönderileceği ya da Nezaret Merkezi’nde tutulacağı, öteki yabancıların ise sınırdışı edileceği bildirilmesine karşın, bu yabancıların polise teslim edilmeden salıverildiği tez edilmektedir.
Ayrıca, Tekirdağ Cezaevi’ndeki 803 yabancıdan kaçının salıverildiği, ya da başka vilayetlerde bu türlü bir uygulama yapılıp yapılmadığı ise bilinmemektedir.”
“BU ŞAHISLARIN KABAHAT KAYITLARI GÖZ ÖNÜNE ALINDIĞINDA, ÖNÜMÜZDEKİ SÜREÇTE İŞLEYECEKLERİ MÜMKÜN KABAHATLER KİMİN SORUMLULUĞUNDADIR?”
Tan’ın, Bakan Yerlikaya’ya yönelttiği sorular şöyle:
“Tekirdağ Cezaevi’ndeki 803 yabancının salıverildiği argümanları gerçeği yansıtmakta mıdır? Bu argümanın gündeme gelmesinin akabinde bir soruşturma başlatılmış mıdır? Başlatılmadıysa bu istikamette bir soruşturma yapılacak mıdır? Türkiye’deki cezaevlerinde yatmakta olan yabancı asıllı hatalıların, infaz mühletleri bitmeden evvel, hudut dışı edilecekleri süreç ile ilgili rastgele bir süreç başlatılmış mıdır? Başlatılmadıysa bu tarafta bir planlama neden yapılmamıştır? Bakanlığınızın önergeye husus olan 803 yabancı asıllı vatandaşın yerinin tespiti için bir çalışması var mıdır? Tekirdağ Cezaevi haricinde, yabancı asıllı hatalıların polise teslim edilmeden salıverildiği öteki cezaevleri de var mıdır? Bu kişilerin kabahat kayıtları göz önüne alındığında, önümüzdeki süreçte işleyecekleri mümkün cürümler kimin sorumluluğundadır?
İstanbul Valisi Davut Gül, geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada, mültecilerin hata sürece oranında azalma olduğunu, hatta Türk vatandaşlarının hata sürece oranının, yabancı asıllı vatandaşların cürüm sürece oranından yüksek olduğunu tabir etmiştir. Bakanlığınız tarafından yabancı asıllı vatandaşların suça karışma hadiselerine dair bir çalışma var mıdır? Türkiye’de sistemsiz göçün ve sığınmacı akınının başladığı devir hesaba katıldığında 01.04.2011 tarihinden 31.12.2022 tarihine kadar süreksiz muhafaza statüsündeki sığınmacılara ilişkin kaç isimli hata evrakı kayıtlara geçmiştir? Bu kabahatlerin kategorilere nazaran dağılımı nedir?”
